KAMU DİPLOMASİSİ VE ULUSAL ÇIKAR
Kamu diplomasisi, devletlerin ulusal çıkarlarını koruma, pekiştirme ve genişletme araçlarından biridir. Devletlerin asli görevi uluslarını ve vatanlarını iç ve dış tehditlere karşı korumaktır. Aslında önde gelen ulusal çıkarlar daima bu çerçevede konumlanmaktadır. Devletler tüm siyasetlerini, varlıklarını sürdürmek maksadıyla bu doğrultuda düzenlemek zorundadırlar.
Kamu diplomasisi hakkında yazılanlar çoğu kez konuya örgütsel perspektiften bakmak suretiyle bu aracın çeşitli kurumlarda nasıl anlaşıldığına ve uygulandığını ele almaktadır. Devlet liderleri ve resmi kurumlar arasındaki ilişkileri içeren diplomasinin aksine kamu diplomasisi uluslar ve sivil toplum örgütleri arasındaki doğrudan ilişkileri içermektedir. Kamu diplomasisi, dost, müttefik veya hasım hangi devletler olursa olsun diyalog yoluyla ulusal çıkarlara hizmet amacıyla kullanılmaktadır. Aslında devletin diplomasisinin tamamlayıcısıdır. Kamu diplomasisi, günümüzün gelişen iletişim imkanlarıyla daha da yaygın kullanılan bir araç haline gelmiştir. Fakat asıl mesele, kamu diplomasisinin ulusal çıkarlara hizmet edecek stratejik bir düzenlemeyle icra edilmesidir. Başka bir deyişle, kamu diplomasisinin düzenlenmesinde ve stratejisinin belirlenmesinde ulusal çıkar amaçlı etmenler dikkate alınmalıdır.
Öte yandan ulusal çıkarın tanımlanması demokrasilerde başlı başına karmaşık bir sorundur. Demokratik ülkelerde uzlaşı ile belirlenmesi gereken ulusal çıkarlar, siyasal görüşlerin farklılığı nedeniyle farklı biçimlerde tanımlanabilmektedir. Her devletin asli görevi olan güvenliğin temini konusunda herhangi bir görüş ayrılığı olmamalıdır. Kamu diplomasisi stratejilerinin hazırlanmasında asgari müştereklerin öne çıkarılması sorunun çözümü için önemlidir. Neticede ulusal çıkar, özellikle de güvenlik odaklı olduğu takdirde uzlaşı ile tanımlanabilmekte ve devletin kamu diplomasisine yansıması daha kolay olmaktadır.