logo
12 Ekim 2023

KAMU DİPLOMASİSİ VE ULUSAL ÇIKAR

Kamu diplomasisi, devletlerin ulusal çıkarlarını koruma, pekiştirme ve genişletme araçlarından biridir. Devletlerin asli görevi uluslarını ve vatanlarını iç ve dış tehditlere karşı korumaktır. Aslında önde gelen ulusal çıkarlar daima bu çerçevede konumlanmaktadır. Devletler tüm siyasetlerini, varlıklarını sürdürmek maksadıyla bu doğrultuda düzenlemek zorundadırlar.

Kamu diplomasisi hakkında yazılanlar çoğu kez konuya örgütsel perspektiften bakmak suretiyle bu aracın çeşitli kurumlarda nasıl anlaşıldığına ve uygulandığını ele almaktadır. Devlet liderleri ve resmi kurumlar arasındaki ilişkileri içeren diplomasinin aksine kamu diplomasisi uluslar ve sivil toplum örgütleri arasındaki doğrudan ilişkileri içermektedir. Kamu diplomasisi, dost, müttefik veya hasım hangi devletler olursa olsun diyalog yoluyla ulusal çıkarlara hizmet amacıyla kullanılmaktadır. Aslında devletin diplomasisinin tamamlayıcısıdır. Kamu diplomasisi, günümüzün gelişen iletişim imkanlarıyla daha da yaygın kullanılan bir araç haline gelmiştir. Fakat asıl mesele, kamu diplomasisinin ulusal çıkarlara hizmet edecek stratejik bir düzenlemeyle icra edilmesidir. Başka bir deyişle, kamu diplomasisinin düzenlenmesinde ve stratejisinin belirlenmesinde ulusal çıkar amaçlı etmenler dikkate alınmalıdır.

Öte yandan ulusal çıkarın tanımlanması demokrasilerde başlı başına karmaşık bir sorundur. Demokratik ülkelerde uzlaşı ile belirlenmesi gereken ulusal çıkarlar, siyasal görüşlerin farklılığı nedeniyle farklı biçimlerde tanımlanabilmektedir. Her devletin asli görevi olan güvenliğin temini konusunda herhangi bir görüş ayrılığı olmamalıdır. Kamu diplomasisi stratejilerinin hazırlanmasında asgari müştereklerin öne çıkarılması sorunun çözümü için önemlidir. Neticede ulusal çıkar, özellikle de güvenlik odaklı olduğu takdirde uzlaşı ile tanımlanabilmekte ve devletin kamu diplomasisine yansıması daha kolay olmaktadır.

Son Yazılar

Kamu Diplomasisi Mi, Lobicilik Mi? 02 Ekim 2025

    Görece yeni bir kavram olan “kamu diplomasisi”, çoğu zaman “lobicilik” ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Oysa lobicilik, özellikle Türkiye’nin Batı ülkelerinde karşılaştığı olumsuz propagandalar bağlamında gündeme gelmiş ve Amerika Birleşik Devletleri’nde bu amaçla faaliyet gösteren özel ticari kuruluşlar üzerinden yürütülen bir yöntem olarak öne çıkmıştır. Ancak bu yöntemin, geçmişte Türkiye’nin imajını düzeltmeye kayda değer bir katkı sağladığını söylemek güçtür.


    Buna karşılık, kamu diplomasisi bir ülkenin dış politika hedeflerine sivil katkı sağlamayı amaçlayan bir yaklaşımdır. Bu bağlamda sivil destek; devlet diplomasisinin dışında, sivil toplum örgütleri, akademi, kanaat önderleri veya toplumun önde gelen isimleri tarafından yürütülen faaliyetleri kapsamaktadır. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri Kongresi veya Almanya Federal Meclisi (Bundestag) nezdinde, resmi lobi listeleri aracılığıyla gerçekleştirilen çalışmaların günümüzün diyalog temelli modern kamu diplomasisi ile karıştırılmaması gerekir. Kamu diplomasisi, bütün alt faaliyet alanlarıyla değerlendirildiğinde, “lobiciliğin” dar çerçevesinin ötesinde, çok daha geniş ve sınırsız imkânlar sunan bir alandır.


    Dolayısıyla, kamu diplomasisinin kültür, sanat, bilim, spor, siyaset, ekonomi, ticaret, insani yardım ve diaspora diplomasisi gibi farklı alanlarda sunduğu imaj oluşturma, değiştirme ve pekiştirme fırsatlarından yararlanmak; ticari kuruluşlar aracılığıyla yürütülen dar kapsamlı “lobicilik” faaliyetlerinden çok daha etkili ve faydalıdır.

Devamını Oku
15 Temmuz Hain Darbe Girişimi ve Türk Kamu Diplomasisi 16 Temmuz 2025 15 Temmuz 2016’da milletimizin gösterdiği tarihi direnişin 9. yılında, FETÖ ile mücadelenin uluslararası boyutu ve Türkiye’nin kamu diplomasisi stratejileri bu özel sayıda ele alınmıştır.


Devamını Oku
Kamu Diplomasisi Şart Mıdır? 02 Ağustos 2024 Mehmet Can Gür Devamını Oku