logo
15 Haziran 2023

İNSANİ DİPLOMASİ

6 Şubat 2023 Pazartesi sabahı Türkiye, daha önce görülmemiş büyük bir felakete gözlerini açtı. 10 ilimiz ve ülke nüfusunun yüzde 10,6'sını oluşturan 13,5 milyon nüfus, 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde iki depremle sarsıldı. Onbinlerce insanın hayatını kaybettiği ya da yaralandığı bu büyük felakette bölgenin altyapısı ve ekonomisi alt üst oldu. Uzun sürecek bu felaketin yaralarını sarma süreci başladı.

Depremin ilk anlarından itibaren Türkiye'den ve yurt dışından yardım yağmaya başladı. Seksene yakın ülke Türkiye'ye yardım ekipleri ve malzeme gönderdi. Bu tavır, her fırsatta birbiriyle yarışan, çatışmacı söylemler kullanmaktan çekinmeyen ve sürekli krizleri tetikleyen devletlerin insanlık için bir araya gelebileceğini gösterdi.

İnsani diplomasi, kamu diplomasisinin bir alanı olarak kabul edilmektedir. Dünyanın herhangi bir yerinde bir doğal afet meydana geldiğinde çeşitli ülkelerden yardım gönderilmesi bir tür kamu diplomasisi faaliyeti olarak kabul edilmektedir. Salgın, deprem ya da sel felaketinden zarar gören ülkeye yardım gönderilmesi beklenen ve bilinen bir tavırdır. Ancak bu işbirliğinin en önemli sonuçlarından biri donör ülke imajını olumlu yönde etkilemesidir. Dolayısıyla asıl insani amaç ortadan kalkmamış olsa da kamu diplomasisinin bu noktada devreye girdiğini söylemek yanlış olmayacaktır. En zor durumdaki ülkenin ve halkının imdadına yetişen ülkeye ve teşkilatlarına karşı duyulan sempati, o ülkeyle başlayan siyasi gerilim devam etse de artacaktır. Daha da önemlisi söz konusu siyasi gerilimler tamamen ortadan kalkmasa bile söylemleri ve şiddeti azalacaktır. Böylece meydana gelen kötülüklerden iyilik ihtimali doğacaktır.

Son Yazılar

Kamu Diplomasisi Mi, Lobicilik Mi? 02 Ekim 2025

    Görece yeni bir kavram olan “kamu diplomasisi”, çoğu zaman “lobicilik” ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Oysa lobicilik, özellikle Türkiye’nin Batı ülkelerinde karşılaştığı olumsuz propagandalar bağlamında gündeme gelmiş ve Amerika Birleşik Devletleri’nde bu amaçla faaliyet gösteren özel ticari kuruluşlar üzerinden yürütülen bir yöntem olarak öne çıkmıştır. Ancak bu yöntemin, geçmişte Türkiye’nin imajını düzeltmeye kayda değer bir katkı sağladığını söylemek güçtür.


    Buna karşılık, kamu diplomasisi bir ülkenin dış politika hedeflerine sivil katkı sağlamayı amaçlayan bir yaklaşımdır. Bu bağlamda sivil destek; devlet diplomasisinin dışında, sivil toplum örgütleri, akademi, kanaat önderleri veya toplumun önde gelen isimleri tarafından yürütülen faaliyetleri kapsamaktadır. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri Kongresi veya Almanya Federal Meclisi (Bundestag) nezdinde, resmi lobi listeleri aracılığıyla gerçekleştirilen çalışmaların günümüzün diyalog temelli modern kamu diplomasisi ile karıştırılmaması gerekir. Kamu diplomasisi, bütün alt faaliyet alanlarıyla değerlendirildiğinde, “lobiciliğin” dar çerçevesinin ötesinde, çok daha geniş ve sınırsız imkânlar sunan bir alandır.


    Dolayısıyla, kamu diplomasisinin kültür, sanat, bilim, spor, siyaset, ekonomi, ticaret, insani yardım ve diaspora diplomasisi gibi farklı alanlarda sunduğu imaj oluşturma, değiştirme ve pekiştirme fırsatlarından yararlanmak; ticari kuruluşlar aracılığıyla yürütülen dar kapsamlı “lobicilik” faaliyetlerinden çok daha etkili ve faydalıdır.

Devamını Oku
15 Temmuz Hain Darbe Girişimi ve Türk Kamu Diplomasisi 16 Temmuz 2025 15 Temmuz 2016’da milletimizin gösterdiği tarihi direnişin 9. yılında, FETÖ ile mücadelenin uluslararası boyutu ve Türkiye’nin kamu diplomasisi stratejileri bu özel sayıda ele alınmıştır.


Devamını Oku
Kamu Diplomasisi Şart Mıdır? 02 Ağustos 2024 Mehmet Can Gür Devamını Oku